Kronoloji ve İçindekiler


Temmuz 2020

"Ayşe" takma adlı Mine Nur Şen ve sonradan bu kadının erkek arkadaşı olacak olan üç yıldır atölyelerimi takip eden "Ahmet" takma adlı Bülent Gültekin, Tiyatro Medresesi’ndeki bir oyunculuk atölyeme katıldı. İkisi de atölye sırasında ve sonrasında atölyeden ne kadar faydalandığını defalarca ifade ettiler.


Ağustos 2020

Bu katılımcılar başka bir atölyeye katılmak için tekrar Medrese'ye geldiklerinde "Ayşe" ile bir öykü uyarlaması için çalışmaya başladık. Yapılan birkaç çalışma sonrasında, iyi dileklerini ve çalışmalardan memnuniyetini ifade eden bir mesajla Medrese’den ayrıldı. 





"Ayşe", aynı gün e-mail yoluyla Medrese’ye tekrar gelerek benimle çalışmaya devam etme talebinde bulundu. Ben kendisine isterse online çalışabileceğimizi söylemiştim.



Bu mesajlaşmaların tacize uğradığını iddia ettiği çalışmalardan sonra gerçekleştiğini belirtmem gerekiyor. 


8 Eylül 2020

"Ayşe" kendi talebi ve isteğiyle benimle çalışmak için üçüncü kez Medrese'ye geldi. O geldiği sırada Medrese'de başka katılımcı olmadığından yalnız kalmasın diye ben de Bülent Gültekin'i Medrese’ye davet ettim. 15 gün boyunca "Ayşe" ile oyun üzerine çalıştık. Oyun’un ilk seyircili akışı Medrese’de gerçekleşti. Alınan geri bildirimler ile oyuna İstanbul’da çalışmak üzere Medrese’den ayrıldı. 


Ekim 2020

"Ayşe" ile oyun çalışması veya gündelik konularla ilgili birkaç kez karşılıklı mesajlaşma gerçekleşti. 


Kasım 2020

Twitter’da bir ifşa dalgası başladı. Mine Nur Şen daha sonra erkek arkadaşıyla birlikte kaleme aldığı "ifşa" metninde bu dalgadan duygusal olarak etkilendiğini, erkek arkadaşının aynı süreçte kendisine ısrarla benimle yaptığı çalışmanın cinsel taciz olduğunu kabul ettirmeye çalıştığını, ardından kendisinin de yaptığımız çalışmada cinsel tacize ve saldırıya uğradığına karar verdiğini ifade etti. 

 

9 Ocak 2021

Bana ve Tiyatro Medresesi’ne, Mine Nur Şen ve erkek arkadaşı Bülent Gültekin'den, birlikte imzaladıkları Cinsel Taciz ve Saldırı suçlaması maili geldi. Mine Nur Şen, benimle yaptığı çalışmalarda cinsel tacize ve saldırıya uğradığını, Bülent Gültekin de kendisinin üç yıldır benim istismarıma uğradığını, benim bir daha atölye vermemi istemediklerini ve şimdilik sosyal medya ifşası düşünmediklerini ancak bu "hak"larını saklı tuttuklarını bildirdiler.  


10 Ocak 2021

İddialar hukuki bir sonuca varana kadar Tiyatro Medresesi’ndeki tüm görevlerimden ayrıldım. Bu bilgi, Erdem Şenocak, Nesrin Uçarlar ve İlke Yiğit tarafından Mine Nur Şen'e iletildi.


O da bu bilgilendirmeye teşekkür eden bir yanıt verdi.




12 Ocak 2021

Bu çiftin, maillerini ilettiği Güray Dinçol, Volkan Çıkıntoğlu, Firuze Engin, Erkan Uyanıksoy,  Elif Temuçin’den (Tiyatro BRZ ve Fiziksel Tiyatro Araştırmaları tiyatro grubu) telefon ve mail yoluyla, Tiyatro Medresesi beni ifşa etmezse kendilerinin bunu yapacaklarına dair tehditler alındı.


22 Ocak 2021

Erdem Şenocak ve Nesrin Uçarlar bu tehditlerden sonra Tiyatro Medresesi’nden ayrıldı. Erdem Şenocak'ın, ayrılırken açıkça bir bilişim suçu işleyerek Medrese'nin web sitesine benim adımı, benden ve İlke'den gizli olarak yeniden eklediğini ve bu işlemi Güray Dinçol ve Bülent Gültekin ekibine sözlü olarak ilettiğini "ifşa" başlangıcında öğrendik. EŞ ve NU'nun Medrese'den ayrılmalarından bir gün  sonra Güray Dinçol, Firuze Engin, Erkan Uyanıksoy, Volkan Çıkıntoğlu ve Bülent Gültekin bir zoom toplantısı organize ederek "ifşa" kararı aldılar. Bu toplantıya Erdem Şenocak ve Nesrin Uçarlar Volkan Çıkıntoğlu tarafından davet edildi. 


2 Şubat 2021

Güray Dinçol, Bülent Gültekin ve diğer "ifşa" koordinatörleri, Tiyatro Medresesi katılımcısı veya tiyatro-sanat dünyasından yüzlerce insana e-mail atarak benim "tacizci ve saldırgan" olduğum iftirasını yaydılar.


13 Şubat 2021

İftira sosyal medyaya taşındı.  Organizatörler,  Medrese ve benimle ilişkisi olan ulaşabildikleri herkesi telefonla arayarak organize ettikleri "ifşa"ya destek istedi.


Biri, sosyal medya  "ifşa"sı başladıktan birkaç saat sonra, diğeri ertesi gün olmak üzere Erdem Şenocak ve Nesrin Uçarlar  "ifşa"yı destekleyen iki açıklama yayınladılar. Benim ayrılmaya direndiğim için kendilerinin ayrılmak zorunda kaldıkları yalanının yanında süreç ve öncesiyle ilgili korkunç yalanlar söylediler. Bu çiftin kendi adi suçlarını örtbas etmek için bu yalanlara başvurarak lince katıldığını Medrese'nin banka hesaplarını inceleyince anladım.   


Medrese ile ilişkisi olan ve  başta "ifşa"ya katılmamış olan bazı kişi ve kurumlar Erdem Şenocak ve Nesrin Uçarlar’ın açıklamalarından sonra Medrese ile ilişkilerini bitirdiklerini ilan ederek bana ve Medrese'ye karşı işlenen bu suça ortak oldular. 


16 Şubat 2021

Güray Dinçol,  “Tiyatro Medresesi Kimin Malı?” başlıklı bir kampanya daha başlattı. 


Aynı gün, "ifşa" örgütçülerinden bir erkek hakkında iki kadın, SusmaBitsin platformunda taciz iddialarını dile getirdi. "İfşa" organizatörleri olan Güray Dinçol, Firuze Engin, Erkan Uyanıksoy, Elif Temuçin ve Pınar Akkuzu'nun tacizle suçlanan erkeğin arkasında durmasından dolayı "ifşa" organizatörleri ile Mine Nur Şen'in ortaklığı sona erdi. Güray Dinçol bu olay üzerine tüm sosyal medya hesaplarını önce sildi ardından  "ifşa" ile ilgili tüm gönderilerini temizledikten sonra Twitter ve Instagram hesaplarını yeniden açtı. 


17 Şubat 2021

Erdem Şenocak, avukatımı arayarak Medrese'ye karşı kendisinin bir avukat tuttuğunu bildirdi ve geçici olarak kendi üzerine kayıtlı olan tapu kozunu kullanarak tapu devri için Medrese'den 1 milyon 215 bin dolar istedi. Medrese'nin tapusu vakıf kurulana değin Seyyar Sahne adına emin kişi olarak EŞ'nin üzerine yapılmıştı. Kendi kişisel hesaplarının 10 yıllık  dökümünü açarsa miktarı tartışabileceğimizi ilettim ancak bu talebim ısrarla kabul görmedi. 



14 Nisan 2021

Sosyal medyada bu kez Tilbe Saran, Elit İşcan gibi ünlülerin ve  SusmaBitsin, Feminist Avukatlar gibi platformların öncülüğünde yeni bir kampanya başlatıldı.  Benimle birlikte Tiyatro Medresesi de hedef alındı. "Unutmuyoruz" hashtagiyle benden ve Medrese'den bir açıklama beklendiği söylendi. 


11 Mayıs 2021

Bu blogu yayınlamaya başladım.  Aynı gün Erdem Şenocak binlerce takipçili Twitter hesabını kapattı, bu tarihe kadar karşılıklı takipleştiğimiz Güray Dinçol önce beni blockladı ardından Twitter hesabını tümüyle kapattı. "Ayşe" takma adlı Mine Nur Şen, "Ahmet" takma adlı Bülent Gültekin, Güray Dinçol, Tilbe Saran, SusmaBitsin ve FeministAvukatlar gibi organizatör ve lince katılanların bir daha ağzını bıçak açmadı.  


Ş. Yılmaz, Amed Şehir Tiyatrosu, TANDEM gibi bazı kişi ve kurumlar sosyal medya hesaplarından ve internet sitelerinden yaptıkları paylaşımları sessizce sildiler. 


Bu tarihten beri ölü taklidi yapılmaya devam ediliyor. Çünkü, muhtemelen bu "ifşa" suçunun katılımcılarının önemli bir kısmı, Bülent Gültekin, Güray Dinçol, Firuze Engin ve Erdem Şenocak - Nesrin Uçarlar'dan oluşan linç ekibinin bir kısmının  hınçlarının tatmin aracına dönüştüklerini bir kısmının da adi suçlarının örtbas edilmesine yardım etmiş olduklarını anladılar ancak gururları bunu açıkça kabul etmelerine engel oluyor. 


Saldırganların bir kısmına açtığım davalar ise halen devam etmektedir. 



İçindekiler: 

Kapak
1. Giriş
2. "Sahne Sanatlarında Cinsel Taciz” - Röportaj (2. Bölüm)
3. "İfşa"cı Mine Nur Şen ("Ayşe")
4. "İfşa" Kampanyası Sırasında Yapılan Görüşme
5 . Bülent Gültekin ("Ahmet")
6.  “İfşa” Kampanyasına #metoo Diyerek Katılanlar
7.  "İfşa"nın Organizatörleri: Güray Dinçol, Firuze Engin ve Diğerleri
8. “İfşa” Ekibiyle Medrese Arasındaki Yazışmalar Üzerine
9. Erdem Şenocak'ın Rolü
10. Sonsöz


EKLER
Mimesis Dergi’ye Cevap
"Ahmet" Takma Adlı "İfşa"cı Bülent Gültekin Hakkında -2
"Tiyatro Medresesi" İsmine Veda
Bir Takım Olaylar ve Mesajlar
"Ayşe" ve "Ahmet"in Kamp Sonrası Yaptıkları Yorumlar
Tandem Europe
“Basın” Hakkında
Arasöz
SusmaBitsin Platformu' ve 'Feminist Avukatlar'
"Grotowski Workcenter" ve Mario Biagini

Yorumlar